Çok sevdiğim bu atasözü, sarımsak bile kendisini, o kesif kokusuna rağmen, kırk gün saklayabilirken; “ah insanoğlunu sen düşün!”serzenişinin altını çiziverir.

Sarımsak için kabil olan insanoğlu için daha tehlikeli boyutlara ulaşabilir!

Hepimizin: bir “olmak istediği” ,bir de “olduğu” kendi vardır.Olmak istediği, olduğundan çok farklı olanlar için bu illüzyon usta bir oyunculuk gelişimine hizmet eder!Hele bir de ruhuna hastalık bulaşmışsa!

Şapka çıkartan oyunculuğu ile o pis koku tabiri caizse 40 gün bastırılır!Ve bir gün öyle bir salınır ki ortalığa “yahu ben bu kokuyu nasıl almadım dedirtecek kadar hayret içinde bırakır!

40 yaş enteresan bir yaş dostlar!Bu yaşa kadar yüzleşmekten kaçılan herşey birer imtihana, sonrasında TECRÜBEye dönüşen hatalar zincirine,nihayetinde ise “iyi ki yaşadım ve öğrendim” denilen ŞÜKÜR e dönüşüyor!

Bazı kavramların anlamı ise farklılaşıyor.Sözgelimi:

Merhamet: belli bir noktadan sonra salaklığa,

İyi niyet: aşırıya kaçıldığında istismar edilmeye,

İnanç: sömürülmeye,

Güven: ihanete,

gibi gibi gibi..

Babam şöyle derdi: ” bir insan hangi meziyetin altını çiziyorsa onda o eksiktir!”

Bazılarının YALAN hakkında büyük cümlelerini duyar ve hatta belki kendi küçük yalanlarınıza kızarsınız, “ben niye böyleyim!?”kavgaları içinizde sürer gider ,” anne ben arkadaşımla ders çalışıcam” nevinden yalanlar için!

Yalanın pembesi mavisi olmaz, yalan yalandır o ayrı!Bununla beraber bu büyük cümlelerin sahiplerinin yalanlarını da bir yatsı vakti öğrenir OSCAR’ı ustalarına teslim edersiniz!Ustaların önünde eğilmek gerekir!

Sarımsaktan kırk yaşa bazı kavramlar ise hayatınızda belirginleşir.Örneğin;

Haysiyet!

Hakkaniyet!

Doğruluk!

Gurur!

Kendini sevmek!**

Hakkını aramak!**

Neden “Kendini sevmek” ve “Hakkını aramak” kavramlarına *yıldız* koyduğuma gelince;

Kendini sevmeyeni kimse sevmez ve kimse değer vermez, saygı duymaz!Kendini sevmeyeni önce kendi hor kullanır sonra da etrafındaki karaktersizler!

Kendini sevmeyi öğrendiğinde ise asıl önemli olan kavram devreye giriyor! :

O ana kadar kokusuna burun tıkadığın bütün sarımsaklardan “hakkını almak” ve kendi “karmanı temizlemek”!Tekrar benzer bir kokuyu almaya başladığında ise “arkana bakmadan uzaklaşmak”!

Haysiyetsiz,hakkaniyetsiz,gurursuz ve doğruluktan uzak olan sarımsak gibi kokar!

Söz, sözünü tutana verilir! Yalancıya verilen sözün ise hükmü yoktur!Çünkü enayiliğe adım atılan o ince çizgiye gelinmiştir!

Sarımsağı gelin etmişler 40 gün kokusu çıkmamış!

Temkinli olmak, akıl-mantık eleğinden geçirmek ve her ağlayanı masum zannetmemek, kırk gün beklemek gerek!LEŞŞŞŞŞ gibi sarımsak kokusu üzerimize sinmesin diye!

Banu Ergün