Kimsenin kurtarıcısı olamayız!

Yolda yürürken yerde kartonlar üzerinde uyuyan bir çocuk gördüğümü anlattığımda benimle birlikte hüzünlenen çok sevdiğim bir arkadaşımın şu sözleri beni çok düşündürmüştü” bu da O’nun tekamül süreci, bunları yaşaması gerekiyor”.

Bu bana hemen şunu hatırlattı: caretta carettaların kumsalda yumurtalarından çıktığı anda, denize ulaşmaları için onları eline alarak suya atmaya çalışan güzel insanların,iyi niyetli çabaları!

Fakat bilim insanları da; bu sürece müdahalenin,carettaların, balıklara çok daha kolay yem olduğunu çünkü kumsalda sürünerek denize ulaşmaya çalıştıkları sırada, yumurta kokusunun yok olduğunu, bu sürünme sürecini tamamlamadan denize ulaştırılan carettaların ise yumurta kokusu çektiği için, balıklara, yem olduğunu anlatmışlardı bir belgeselde.

Arkadaşımın sözünü tekrar düşündüm: “Herbirimizin, kendi kader yolunda, kendi hikayesinde,denize ulaşma çabasını ve bu sayede üzerimizdeki yumurta kokusundan kurtularak balıklara yem olmaktan kurtuluşunu!”

Muhteşem bir ilahi plan var!

Ve biz kimsenin kurtarıcısı olamayız!

Peki olmaya kalkarsak ne olur?

İşte bu nokta önemli!

Birileri için sürekli bişeyler yapmaya çalışır fakat mesela bir türlü yaranamayız! Yahut yaptığımız yardımı, rampa olarak kullanıp zıplamak yerine sürekli beklenti içinde kovasına balık konmasını bekler yada yapılanın kıymetini bilemez.Bir insanın tekamül sürecine iyi niyetle fakat olumsuz müdahale etmiş oluruz.

Daha pişmesi, daha fazla tecrübe edinmesi gerekeni sürecinden geri bırakırız.

Hem O, hem de kendimiz zarar görürüz.

Aynı dilenciye sürekli para vermek iyilik değil, onu o halde kalmaya itmek demektir.

Elbetteki dilenciye düşen de bir sorumluluk var!Ancak, kolaya alışan için alıştığı konforu terketmek zordur!Yapılanı hak gibi görmeye başlar!Kıymetini bilmez!Eğer erdemleri yeterince kuvvetli değil ve haysiyet duygusu gelişmemişse pişkince dilenmeye devam eder.

Yerde yatan çocuğa dönecek olursak; koşullarından rahatsız olup böyle yaşamamayı seçmesi ve bunun için yapması gerekenleri öğrenmesi,gayret etmesi, fırsatları akıllıca değerlendirecek tecrübeye erişmesi gerekir.Kendi sıçramasını yapması..

Allah bir tanedir ve O biz değiliz!

Yaradan kullarına bizlerden daha merhametlidir ve onlar için en doğru yolu seçmiştir.İrade ve akıl vermiştir.Hepimize! 🙂

Kendi hayatımızdan ve gelişimimizden sorumluyuz.Ve sadece yol arayanlar için eğer isterlerse yol bulmada yardımcı olabiliriz!

Bu yardımı ise belli sınırlar çerçevesinde yapabiliriz, sırtımıza alarak değil!

Banu Ergün

Kimsenin kurtarıcısı olamayız!” üzerine 5 yorum

  1. Okuduklarım, sapiensin, sapiens ve diğer türlerin uyum içinde, hakça yaşayabileceği düzeni inşa etme görevini unutup, cüzi iradeyi hiçe sayan kolaycı bir kader yorumu olarak kaldı aklımda.

    Liked by 1 kişi

  2. biz doz ayarlaması yapamayan bir milletiz… hassas bir konu, görüp de görmemezliğe getirirse ucunu belki salt o görmezden geldiğimiz kaybetti sanırız, ancak şüphesiz ki insanlık da kaybeder.

    Liked by 1 kişi

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.